Psikolojideki Bu 5 Kuralı Anladığınızda, Hayatınız Çok Daha Kolay Hale Gelecek

Kendimizin ve çevremizdeki diğer insanların psikolojisini anlamak, mutluluğumuzda büyük bir rol oynayabilir. Hepimiz geçmiş tecrübelerden kazanılan sınırlayıcı inançlardan ve başkalarıyla olan etkileşimlerden dolayı hayatımızın yaşayışımızın engellenmesinden muzdaribiz. Algılarımızı düzeltecek ve kendimiz hakkında gördüğümüz ve düşündüğümüz olumsuzlukların miktarını sınırlayacak daha iyi bir zihniyet içerisine girmemiz gerekiyor.

Bu 5 psikolojik kuralı kullanma alışkanlığı kazanmak daha kolay bir hayat yaşamak için çok önemlidir ve dünyayı yepyeni bir ışıkla görmenize yardımcı olacaktır:

1. İnsanlar Düşündüğünüz Kadarıyla İlgilenmiyor

Sert gibi gelebilir, ama aslında doğrudur. Başkalarının bizim hakkımızda düşündükleri şeylere o kadar yakalanmış olmak ya da başkalarının beklentilerini karşılayacak bir biçimde davranmak bizim için zararlıdır; çünkü herkes kendi sorunlarına ve güvensizliklerine sarılır. İnsanların düşündüğüne inandığımız şeylerin çoğunun, yalnızca zihnimizin geçmiş deneyimlerine veya yanlış algılamalara ve yorumlara dayalı olarak yarattığı varsayımlar olduğunu akılda tutmaya çalışmak daha iyidir. Kişisel mutlulukları elde etmek için diğerlerinin ne düşüneceğini düşünmeden kendinize güvenmek; size uzun bir yol kat ettirecektir.

2. Sürekli Olarak Kim Olduğumuz Değişir

On yıl önce olduğumuz ile aynı kişi olduğumuzu düşünmek kolay ve başka bir on yılda da aynı düşünüp, aynı hissedeceğimizi sanıyoruz ancak öyle değil. Geçmiş, şimdiki ve gelecekteki benliklerimiz aslında tamamen bağımsızdır çünkü zihniyetler hayatımızın koşulları ve deneyimleri ile değişir. Bu nedenle, karar verirken her zaman mevcut benliklerimize karşı gerçek olmalıyız. Gelecekteki benliğimizin ne düşüneceğini ve ne hissedeceğini önceden asla tahmin edemeyiz ve geçmişte olan her şey geçmiş olaylardan kaynaklanıyordur. Güç şu anda! Bulunduğumuz anda!

3. Kendinizi Başkalarıyla Kıyaslamayı Durdurun

Birçoğumuza en iyi anları yüklemek için baskı yapan sosyal medya ile, başkalarının görünüşte ‘mükemmel’ yaşamlarıyla karşılaştırmaya başlamak kolay olabilir. Gerçek hayatta hâlâ, elimizden gelen en iyi tarafı, yargılanma veya reddedilme korkusu duyarlılığı göstermek yerine, insanlara gösterme eğilimindeyiz.

Gerçek şu ki hepimiz savunmasız durumdayız. Hepimiz başkaları tarafından kabul edilmek istiyoruz. Bizler gerçekten kim olduğumuzu görürken, insanların bizden daha iyi olduğuna inanmak büyük bir zaman kaybı. Diğer insanlara kıyaslama, karşılaştırma yaparak; kendinizi kötü hissetmek faydasızdır. Çünkü en güçlü insanlar bile içlerinde endişe, güvensizlik ve belirsizliklere sahiptir.

4. Tavsiyenizin Dinleneceğini Beklemeyin

Bir arkadaşınızın göz kamaştıran problemini gördünüz ve onu çözmek için nelere ihtiyaç duyduklarını biliyor muydunuz? Tavsiye veriyorsunuz, ancak sadece sağır kulaklara düşmüş gibi görünüyor. Sinirli hissediyorsunuz bu sebeble, sonuçta sadece onlara yardım etmek istiyorsunuz. Mesele şu ki, doğru zamanda doğru zihniyette olmadıkça, hiç kimse gerçekten de tavsiye dinlemiyor. Günün sonunda insanlar, yalnızca kendi deneyimlerini kullanarak zihniyet ayarlarını veya bakış açılarını değiştireceklerdir. Kendinizi göz ardı edilmiş veya kayıtsız hissetmeyin – Siz biraz uğraştınız, şimdi onların halletmelerine izin verin.

5. Yalnızca Kendi Cevabınızı Kontrol Edebilirsiniz

Bir soruna, olaya veya duruma nasıl tepki verdiğiniz, durumun kendisinden çok daha önemlidir. Hayattaki tutumunuz, genel olarak ne kadar mutlu olduğunuz konusunda her şeydir. Herhangi bir olumsuz durumda, bu zor olabilir, ancak tepki vermeden önce kendinizi birkaç saniye çekmeyi ve aklınızı sıfırlamayı unutmamak; başkaları ve kendiniz için olabilecek yansımaları anlamanız için kendinizi eğitmenize yardımcı olabilir.