Böyle Hala Olur mu?

KORKUDAN TİTRİYORDUM

“Düğünümüz oldu. Beni baba evinden alıp köye götürdüler. Kaynanam, halam olduğu için kimse benimle birlikte gelmemişti. Akşam oldu. Ne yapacağımı bilmiyordum. Korkuyordum.

İlk gecem çok kötüydü. Şu an hatırlıyorum da. Eşim daha yanıma gelmeden önce titremeye başladım, bayıldım. Kolonya falan verdiler. Ben ayıldıktan sonra eşim geldi odaya. Bana, “Gel seninle evcilik Oyunu oynayalım” dedi. Bu cümleyi hayatım boyunca unutmayacağım. Annemi, babamı hiç affedemiyorum gerçekten. Yani çocuk ya bilmez diye “Gel oyun oynayalım” dedi, anlamadım. Şimdi aklıma geliyor hiçbir şey diyememişim.”

‘BEN HİÇ ÇOCUK OLMADIM’

Bir başka çocuk gelin:

Çocukluğumda, diğer çocuklar gibi oynamaya gitmedim. Üstüme böyle güzel bir kıyafet giymedim. Köydeydik. İşte koyuna, sürüye, tarlaya. Oraya buraya git, onun için çocukluğumu hiç yaşamadım. Küçüktüm, amcamın oğlunu sevdiğimde. O zamanlar o ortaokula gidiyordu.

Ben de on üç yaşındaydım. Evlerimiz yakındı beraber oyunlar oynardık. Nişanlandığımda 13 yaşındaydım. O gece gerdeğe girecektik aşırı korktum. Hiç kimse de anlatmamıştı. Daha yeni adet olmuştum. Çok korktum, titreme oldu bende. Ağladım sabaha kadar. Kanamam olduğu zaman, çarşafı aldılar. Sağdıç elinde tabancayla havaya bir el ateş attı. Ondan da çok korktum. Babamlar duydu. O zaman korkunun yanına bir de utanma eklenmişti. İlk başlarda eşimle anlaşamıyorduk. Ağlıyordum. Sonra alıştım.