Bir Suriyeli çocuğun dramı… Son isteği gerçekleşemeden kansere yenildi!

Suriyeli Abdulmelik Antus, baba ve kardeşlerini son kez göremeden kansere yenildi

Suriye’den kaçarak tedavi için annesiyle sığındığı Türkiye’de kanserden hayatını kaybeden 7 yaşındaki Abdulmelik’in, 5 kardeşini ve babasını son bir kez daha görebilme hayali gerçekleşemedi.

Suriye’deki iç savaştan kaçarak annesiyle Türkiye’ye sığınan 7 yaşındaki çocuk, ülkesinde kalan 5 kardeşini ve babasını son bir kez daha görme hayaline kavuşamadan kansere yenik düştü.

AA’nın haberine göre; böbrek kanseri olan 7 yaşındaki Suriyeli Abdulmelik Antus, iç savaştan kaçarak geçen ay tedavi olmak için annesi Necve Antus’la Türkiye’ye sığındı.

Gaziantep’te 20 gün tedavi gören çocuk, daha sonra Adana Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. Tek hayali sınırın diğer tarafında kalan 5 kardeşi ve babasıyla bir araya gelmek olan çocuk, hastanede 5 gün önce hayata gözlerini yumdu.

En büyük oğlu Halid Elvin’i (18) Suriye rejiminin bombardımanında, en küçük oğlu Abdulmelih’i de kanserden kaybeden anne Necve Antus ise Atme kampındaki iki kızı ve kayıp 3 çocuğu ile sınır hattındaki başka bir bölgede kalan eşinden bihaber olarak evlat acısını tek başına üstlenmek zorunda kaldı.

“ÇOCUKLARIMIN ÜSTÜNE BOMBALAR DÜŞÜYOR”

Necve Antus, Suriye’de iç savaş çıkmasının ardından Tabka bölgesinde Mansur köyünde bütün aile bir çadırda kaldıklarını söyledi.

Abdulmelik’in hastalanmasının ardından Humus’a gittiğini belirten Antus, “Daha sonra Abdulmelik ve 8 yaşındaki Şehhed ile 9 yaşındaki Esra’yı alarak Türkiye sınırına geldim. Ben ve Abdulmelik Türkiye’ye sığındık, Şehed ve Esra, Atme Çadır Kenti’nde kaldı. Biz Abdulmelik ile Gaziantep’te bir hastaneye geçtik. Burada 10 gün kaldık. Daha sonra bizi Adana Şehir Hastanesi’ne götürdüler. Adana Şehir Hastanesi’nde de 20 gün kaldık” diye konuştu.

“BABASINI VE KARDEŞLERİNİ GÖRMEK KISMET OLMADI”

Antus, Abdulmelik’in hastanede yaşamını yitirdiğini dile getirerek, şöyle konuştu: “Abdulmelik tedavi gördüğü sırada sürekli babasını ve kardeşlerini soruyor ve özlediğini söylüyordu. Sürekli ‘Babam ve kardeşlerim neden bizim yanımız gelmiyor?’ diyordu. Her gün babası ve kardeşleri için ağlıyordu. ‘Biraz sabret, iyileşince babanın ve kardeşlerinin yanına gideceğiz, eskisi gibi birlikte yaşayacağız.’ diye teselli etmeye çalıştım. Çocuğumun babasını ve kardeşlerini görmesi kısmet olmadı. Ben biliyorum ki sınırdaki kampta kalan iki çocuğum üşüyor, kayıp 3 çocuğumun üstüne ise bombalar düşüyor. Ailem şu anda üçe bölünmüş durumda. Onlara kavuşmak için yardım bekliyorum. Eşimi ve çocuklarımı Türkiye’ye getirsinler. Yoruldum ben artık.”

Antus, tek başına kaldığı Adana’da hayırseverlerin desteğiyle kiraladığı evde zorluklarla yaşadığını, yardım beklediğini kaydetti.